14 Mart 2022 Pazartesi

Lupin Sansei: Pandora no Isan

Malum 90'ların sonlarına doğru her eve giren 8 bitlik famiclone'lar ile neredeyse 7' den 77' ye herkes oyuncu olmuştu. Fakat malesef Super Mario, Donkey Kong, Contra, Metal Slug, Fifa gibi kafa oyunların dışında çeşitlilik o kadar kısıtlıydı ki oyunları satanlar, farklı stickerlar ile oyunları pazarlamaya başlamıştı. Sürekli kapaktaki ile alakasız birbirinin aynısı oyunları alır dururduk. Ama asla pes etmezdim ve her seferinde farklı oyunlar bulabilmek adına kapaklardaki (bu arada kapak dediğim sticker baskıdan ibaret) resimlerden çıkarımlar yapmaya çalışırdım. Bu arada sürekli kaset almak  veya değiştirmek de maliyetli iş olduğundan, çoğu 100 in 1, 50 in 1 gibi kimi zaman gerçekten farklı oyunları barından (çoğu değildi tabi ki) kasetleri tercih ederdim. Ayrıca eğer oyunu aldığınız yer tanıdıksa ya da yanınızda ebeveyniniz varsa, kazık yemez, hemen oyun takılıp, denenir, içinde ne var ne yok görürdünüz. Ben yalnız olduğumdan ötürü, yine iç güdülerim ile hareket etmiş ve kapaktaki üç oyundan yalnızca birinin farklı olduğunu düşünerek kaseti almıştım. Evet kaset 3 in 1, zenginliğe bak sen.

Diğer ikisi Contra ve Chip'n Dale gibi daha önce defalarca oynanmış oyunlarken, gerçekten de biri daha hiç görmediğim bir oyundu. Hatta daha önce hiç karşılaşmadığım oyun mekaniklerinden ile fevkalade etkilenmiş ama oyunun aşırı zorluğundan sonuna gelememiş olsam da uzun zaman oynayacağım garantiydi. Fakat safça arkadaşıma ödünç verdiğim kaset geri dönmeyince bir daha asla oynayamadığım gibi ismini de unutmuştum zamanla. (hoş muhtemelen Japoncaydı ve hatırlamam mümkün olmayacaktı)

Yıllarca aklıma geldi ve kendi kendime hayıflandım durdum. İnternet gerçek bir bilgi cenneti olmaya başladıktan sonra her aklıma düştükçe aklımda kalan görüntülerden anahtar kelimeler üretip araştırmalar yapadurdum. Mesela oyunda inventory sistemi vardı, eşyalar topluyordun. 3 karakterden biri siyah şapka takan, zayıf ve sakallı bir adamdı. Hatta gece görüş dürbünü gibi bir detay da vardı.

Bence gayet yeterli bunca bilgiye rağmen kime sorduysam hep farklı oyunlar ile geri bildirimler aldım ve oyun zamanla bende büyük bir saplantıya dönüştü. Birincisi oyunu bulursam geçmişime dair eksik bir parçayı tamamlamanın huzuruna ereceğim sanrısı. İkincisi garip şekilde, sanki oyunu oynamış olsam hayatımın daha farklı olacağı ki bu da kasedi geri vermeyen arkadaş hakkında kötü kötü düşüncelere gark ettiriyordu. Üçüncü ve en acısı, acaba hepsi benim kafamda kurduğum bir hikayeden mi ibaretti.

Ve nihayet geçtiğimiz yıl sayısını unuttuğum araştırmaların sonuncunda oyunun yeni bir sürümünü japon klasik listelerinden birinde görmemle, neredeyse 25 yıllık bu tırt gizem son buldu. Oyunun ismi, yapım yılı hatta oyunun browser üzerinde oynanan bir emülasyonuna dahi ulaşabildim. (https://www.retrogames.cc/nes-games/lupin-sansei-pandora-no-isan-japan.html)

Huzura erdim mi? - Ehh, en azından kafamda kurduğum bir hayal ürünü olmaması içimi büyük rahatlattı. 

Hayatımı değiştirecek kadar başarılı mı bir oyun mu? - Ucundan bile geçmiyor fakat kaseti geri vermeyen arkadaş hakkında düşüncelerim sabit.


YAZI: ICG

Hiç yorum yok: