80'lerin o tuhaf havasında bizi biz yapan saçmalıklardan biri olması gibi bir özelliği vardır bu Kaymaklı Leblebi Tozu'nun. Çocuk aklımızla çok enteresan bir şeymiş gibi oyun aralarında, dinlencelerde, yazın kavruk günlerinde, ağaçların altında, kaldırım kenarında otururken fazlasıyla ilgi odağımız olmuştur.
Kaymaklı Leblebi Tozu
Birbirinden farklı birkaç türü olduğunu hatırlıyorum. Benim en çok sevdiğim ve tükettiğim, dandik silindirik bir plastik kutu içinde olanıydı. Paket her an yırtılacakmış gibi bir inceliğe sahipti. Bu inceliğin acayip bir esneklik kazandırdığını ve normalde biraz fazla sıktığın zaman bütün leblebi tozunun üstüne başına püskürdüğünü defalarca test etmişliğim vardır. Bir de tam anlamıyla ve gerçekten de hasta olduğum bir kaşığı vardı. Çember şeklinde bir plastiğe tutturulmuş onlarca düz plastik. Çok hoş gelirdi o zamanlar gözüme.
İçerisinde bulunan, adı kaymak olan ama aslında kaymakla alakası bile olmayan o şekerli şeyi de acayip severdim. Günümüzda marshmallow olarak bilinen ürünün daha yumuşak, hatta biraz sıvı hali gibi bir şeydi. Tek başına yemek için fazla tatlıydı ama altındaki leblebi tozu ile birlikte efsane bir lezzete dönüşüyordu. Ya da o zamanlar biz öyle sanıyorduk.
Bir de bunun külah içinde olanı vardı ama külahı külah değil başka bir şeydi. Neredeyse dondurma yemekten vaz geçirecek kadar kötü bir şeydi. Gerçi şimdi düşününce belki de yenmemesi gereken bir şeydi de biz yiyorduk. Mantığı aynıydı tabi. İç kısmı leblebi tozu, üstü de dandik kaymak.
Güzel günlerdi ama. Kaymaklı leblebi tozunun da tadı güzel gelirdi o zamanlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder